theme-sticky-logo-alt
edebiyat

Kundalini Yoga Psikolojisi: Psikoloji ve Yoga

Temelde, çakraların sembolizmi Jung’un psişenin arketipik bir bölgesel topografyasını çıkarmasına ve bu bölgeler arasında hayali geçiş anlamında bir bireyleşme süreci anlatısı yaratmasına olanak sağlamıştır.“Doğunun [Batiya] girişinin arkasında uzun bir geçmişi olan psikolojik bir hakikat” olduğunu belirtmiştir: “İlk işaretler Meister Eckhart, Leibniz, Kant, Hegel, Schopenhauer ve E. von Hartmann’da görülebilir. Fakat ele aldığımız şey hiçbir surette...Devamını Oku

Savaş Sanatı

Savaş Sanatı, Sun Tzu M.Ö. 6. yüzyılda yazdığı felsefi bir kitap. İçinde olduğum bir okuma grubunun bu ayki kitabı idi. Kitap seçildiğinde Rusya henüz Ukrayna’ya saldırmamıştı. Biz kitabı konuşurken de savaşın ilk haftası bitmişti. Kitaplarımın satın alma, okuma hikayesi de en az onların içeriği kadar anlamlı geliyor bana.Dünya tarihi dediğimiz şeyin alında savaşların tarihi diye...Devamını Oku

Aşk olsun!

“Aşk olsun!” Ne güzel söylemesi. Biz çocukken birine gücenip “Aşk olsun!” dediğimizde karşımızdaki de “Aç koynuna kuş konsun” derdi. Şimdi düşünüyorum da birisi bize yapmadığımız bir şey ile itham edince biz de öyle olmadığımızı anlatmak için “Aşk olsun!” diyoruz. Aşk! Sevgi ifadesi olarak kullanıyoruz bu kelimeyi, bizi itham eden kişiden sevgi bekliyoruz herhalde. Öğrenilmiş konuşma...Devamını Oku

Cemâziyelâhire Özlem

Taşım, toprağım, sarayım, viraneyim…İçimdeki yıkımları yücelten bi’ avareyim.Kimim ben? Neyim? Nereden geldim?Okyanusta incilerle yüzen miyim?Balkonumda çeşit çeşit taşları bulan mıyım?Sevdiğim adamla çöllerde buluşan mıyım?Balonların ardından sevinçle koşan simsiyah saçlı kız mıyım?Kimim ben? Neyim?Şimdiki zamanda mıyım?Kimim ben? Neyim?Çorak topraklarını özleyen bedevi miyim? Kimim ben Allah’ım neyim?Senin nurundan bir nur mu ruhum?Sana kavuşmayı, seninle bütün olmayı bekleyen…Sevgiyi...Devamını Oku

Kundalini Yoga Psikolojisi: Yoganın Batı Eleştirileri

Carl Gustav Jung’un Kundalini Yoga Psikolojisi kitabı üzerinden yapılan inceleme yazılarının devamı olarak bu yazıda da yoganın doğu- batı kıyaslamalarına ve batı eleştirilerine yer verilmiştir. Jung’a göre tehlike taklitçilik çılgınlığıydı: “Yoga yapan bir Avrupalı ne yaptığını bilmez. Yoga onun üzerinde kötü etki bırakır, er ya da geç korkar, hatta kimi zaman yoga onu deliliğin sınırlarına...Devamını Oku

Çay Lekesi

Kadın elinde iki tane papatya ile mutfağa girdi. Kaldırımın kenarında çıkmıştı papatyalar. Doğa kendi harikalarını her yerde yaratmaya hazırdı. Hani New York’un göbeğindeki Kızılderili adam o kadar keşmekeşin içinde arı kuşunun kanat çırpmasını duymuş ya ve diğer adamlar sadece yere düşen madeni paranın sesini. İşte böyle bakmakla görmek, duymakla işitmek arasındaki dağlar kadar fark, insanlar...Devamını Oku

Sodalı börekten kalbe karışanlar

Kadın elindeki fileyi sinirle tezgâha bıraktı. Vakti zamanında Erbakan’ın “Peynir gemisi lafla yürümez” dediği zamanlarda politikacıların ellerinde file ile yaptıkları konuşmalar geldi gözünün önüne. O zamanlar poşet yoktu, paketli gıda yok denecek kadar azdı. Gazete kağıdından kese kağıtları ve fileler vardı. Bu nostalji kalbini yumuşattı. Fileye baktı. İçindeki azıcık şey ile yükte hafif pahada ağır...Devamını Oku

Bilememek

Diyarbakır’da doğmuş bu iri yarı, güzel olacak bu güzelliğini, üstünde yanında önünde arkasında taşımış, gezdirmiş, sürüklemiş, liseyi ve meslek kursunu tamamlamış gözü karalığını umursamazlık ve aptallığıyla harmanlamış, ustaca saklamış, güzelliğiyle süslemiş, güldürmek isteyeceğiniz kadar güzel gülerek 20 olmuş, 30 olmuş istemeye istemeye, 40 olmuş, anne olmuş, memur olmuş, memurluğunda güzelliği ve gülüşüyle bilgisizliğini, bilmezliğini, 20...Devamını Oku

İyi ki mutfak var

Hiç merak ettiniz mi, bu mutfak nasıl bir yer? Haydi biraz gezelim mutfağı. Mutfağın giriş kapısı koyu yeşil ahşap renkte, kapı kolu eskitme antik renkte, ortası porselen. Mutfağa girince ortada bir masa karşılıyor sizi. Masa en çok göze batan şey mutfakta, merkezde olmanın rahatlığını ve dengesini yaşar gibi tam ortasında her zaman bir kır çiçeği...Devamını Oku

Çiğ Yumurta Falı

Kadın elinde yumurta sepeti ile mutfağa girdi. Arkadaşının hediye ettiği kırmızı metal tavuğun içine yumurtaları yerleştirmeye başladı. Yumurtlanmış yumurtalar tekrar yumurtlanacaktı, temcit pilavı dedikodular gibi…Tavuğun içine sığmayan iki yumurtayı tezgâhta bırakıp tavuğu mutfaktaki köşesine kaldırdı kadın. İçi dolu tavuk daha bir anaç gözükürdü gözüne niyeyse. Tavuk pek bir salınıyordu içinde yumurta olduğunda.Kadın iki yumurtayı eline...Devamını Oku

Öz-Hakiki

“Olmaz olsun”, dedi senin sevdan. “Olmaz olsun. Bana yalan söyledin hadi beni siktir et kendini kandırdın”, dedi Leyla. Adımları yalpalıyordu, kırılmıştı sol ayakkabısın topuğu. Onca hakareti edeceğine yemin edip çıkmıştı dışarı. 8 cm daha yukarıdan kükremekti amacı. Tüm bağırmaları bittiğinde boyu da sanki içi gibi inmişti. Yağmurun ıslattığı sokaklarda yıkanmak için attı ayakkabıları bir çöp...Devamını Oku

Simli Bir Dünya

Bahar… Aslında kelime anlamının her insanda aynı hissi uyandırdığına eminim. Herkesin midesinde anlam veremediği bir karıncalanma oluşur. Gereksiz umut kaplar mesela hüzünlü ve karamsar insanları. Ya da yüzeysel ruhları daha fazla yüzeyselleştirir. Ne acayip bir döngüdür bu bahar diye adlandırdığımız umut ışığı. Derken bir kadın çarptı gözüme. Uzun siyah saçları sadeleşmiş hayatının yüzündeki yansımasını kaplarcasına...Devamını Oku

Pilavdaki Şehriyenin Rengi

Mutfağın kapısı kapalıydı.Kadın kapıyı açtı, kapı açılırken gıcırdadı. “Zeytinyağı ve pamuk” dedi kadın içinden, gıcırdayan kapılar için rakı-balık, karpuz-peynir ikilisi gibiydi.Bugün biraz telaş vardı içinde. Lise mezuniyet gününe gidecekti, içini bir stres basmıştı. Acaba onlar nasıllar, yıllardır görmediği, konuşmadığı, hallerini bilmediği eski arkadaşları ya da aslında sadece eski tanışları. Arkadaş olan bu kadar ara vermezdi...Devamını Oku

Patatesin Jön Hali

Hava sisliydi, pusluydu, kasvetliydi. Bir insanı depresif yapabilecek ne kadar hava çeşidi varsa hepsi birleşmiş yeni bir hava oluşturmuştu. “Sispuskasvetmatem” adını koydu bu havaya sonra “suspuskasvetmatem”, “sispiskasvematem” gibi isimlerle değiştirip oyuna dönüştürdü havayı.Tam o sırada bir rüzgâr çıktı, rüzgârın sesi kızgındı. Çocukken annesi gök gürlediğinde ve o korktuğunda “Yukarıda yine oyuncak kavgası var galiba, bak...Devamını Oku
15 49.0138 8.38624 1 1 4000 1 https://daginikkalsin.com 300 0